19.12.2025
Kocaeli kamuoyuna saygıyla duyurulur.
Bu kent, artık yönetilmiyor; yalnızca idare ediliyor. Kocaeli bugün vizyonsuzluk, basiretsizlik ve koltuk sevdasının gölgesinde bırakılmıştır. Bu anlayış, yetkiyi kullanmaktan kaçınan, sorumluluğu devreden, sonuçları saklayan bir yönetim pratiğine dönüşmüştür.
Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın, kamuoyuna “toksik dil” eleştirisi yöneltmektedir. Oysa bu şehirde toksik olan, dil değil sonuçtur. Ortaya çıkan tablo can güvenliğini sıradanlaştıran, kayıpları olağanlaştıran bir yaklaşımın ürünüdür.
Gebze’de metro kazısının yürütüldüğü alanda bir bina çökmüş, dört yurttaşımız hayatını kaybetmiş, bir aile dağılmıştır. Bu trajedinin ardından kamuoyuna yapılan açıklama, “Denetim sorumluluğu bende değil” sözüdür. Bu şehir adına soruyoruz: Bu kentte hangi sorumluluk üstlenilecektir.
Dilovası’ndaki işletmelerin denetimsiz çalışması sonucu insanlar yanarak öldü. Aynı yaklaşım metro kazısında yeniden karşımıza çıktı. Çevredeki binalar zarar gördü, çok sayıda yapı tahliye edildi. Ancak kamuoyuna doyurucu bir teknik açıklama sunulmadı. Sebep belirsiz, sorumluluk dağınık, yönetim ortadan kalkmış durumdadır.
Üstelik “bina boşaltma kararının metroyu yapan firmaya ait olduğu” açıklanarak, kamu güvenliği özel bir şirketin takdirine terk edilmiştir. Kent yönetimi böyle bir anlayışla sürdürülemez. Kamu güvenliği devredilemez.
Kentsel dönüşüm adı altında planlanan uygulamalar da günlük yaşamı, ticari hayatı ve ulaşımı nasıl etkileyeceği açıklanmadan ilerletilmektedir. Bu süreçte mülkiyet hakkı, yaşam alanları ve ekonomik güvence korunmak zorundadır. Bu nedenle soruyoruz: Hak kayıpları nasıl önlenecek, yaşam alanları nasıl korunacak, ticari faaliyet nasıl sürdürülecek.
Kartepe’deki haddehane projesi de yalnızca bir imar tartışması değildir. Bu konu insan sağlığını, canlı yaşamını, toprağı, su kaynaklarını, ulaşım yükünü ve tarımsal üretimi etkileyen yaşamsal bir meseledir. Cumhuriyet Halk Partisi “Ben yaptım oldu” yaklaşımına izin vermeyecektir.
Büyükşehir Belediye Başkanı’nın “Pes mi edeyim, mezarlıkta daha çok belediye başkanı var” şeklindeki sözleri, çevre ve halk sağlığına ilişkin bir meseleyi kibir ve dayatma diliyle ele aldığını göstermektedir.
Bu noktada soruyoruz:
Bilim insanlarının ve Kandıra halkının itirazları neden “siyaset” ya da “engel” diye yaftalanmaktadır. Eğer yeni bir ARGE modeli hazırlandığı iddia ediliyorsa, daha önce “tek doğru” diye sunulan plan hangi gerekçeyle hazırlanmıştır. Kocaeli halkı, siyasi iradenin değil; bilimin, verinin, ortak aklın ve katılımcı demokrasinin yanında durmaktadır. Cumhuriyet Halk Partisi de bunun güvencesidir.
“Kocaeli’de CHP ne yaptı” diye soranlara cevabımız açıktır. Cumhuriyet’in bütün temel kazanımları, modern Türkiye’nin bütün kurumsal temelleri ortadadır. Dileyenleri parti içi eğitim programlarımıza davet ederiz; tarihsel gerçekleri orada öğrenirler. Bugün su yönetiminde tartışılan sorunların karşısında hala dimdik duran Yuvacık Barajı’nın bu kente kazandırıldığı gerçeğini hatırlatıyoruz. Barajı CHP yaptı; yönetilemediği için su krizi yaşanıyor.
Metro yüklenicisi ile stadyum arasındaki sponsorluk ilişkisi de kamuoyunda soru işaretidir. Firma kendi memleketinin takımına destek vermezken kentimiz stadyumuna sponsor olmuştur. Bu ilişkinin arka planı açıklanana kadar takipçisi olacağız. Kamu kaynaklarıyla özel ilişkiler kurulmamalıdır.
Cumhuriyet Halk Partisi demokrasi kültüründen, şeffaflıktan, kamu denetiminden, kent hakkından ve çevresel adaletten vazgeçmez. Mazlumun, yetimin, kentin ve kamunun hakkını savunmak tarihsel sorumluluğumuzdur. Bu nedenle Kocaeli’de can güvenliğinin, denetimin, adaletin, doğanın ve şeffaflığın peşini bırakma lüksümüz yoktur.
CHP Kocaeli İl Başkanı Erdem Arcan
19.12.2025
17.11.2025
17.11.2025
05.01.2023
05.01.2023
19.10.2022
17.10.2022